Koçak Mahallesi'nde Zekai Karatakka (42) tarafından kurulan Başdeğirmen Restoran, 2004 yılından beri misafirlerini ağırlıyor. 100 dönüm arazi içinde kurulan, 13 tane bahçenin ortasında yer alan, ilk başlarda balık çiftliği olarak işletilen Başdeğirmen, bugün 70 tane kamelya ve 500 kişi kapasiteli oturma alanıyla hizmet veriyor. İşletme sahibi Karatakka, Başdeğirmen’in gelişimini şöyle anlattı:

"Bu işe önce 5 tane kamelyayla başladık. Daha sonra talep geldikçe bu sayı 10 oldu. Sonra daha çok arttırdık derken bugün 70 tane kamelyamız var. 500 kişiyi ağırlayacak şekilde masa sandalyemiz var. Alkol yasak olduğu için özellikle aileler tarafından çok tercih ediliyor. İnsanlar buraya kafa dinlemeye geliyor."

Başdeğirmen, 4 tarafı ağaçlarla çevrili, altından dere akan, su ve kuş seslerinin hakim olduğu, insanın ruhunu dinlendiren bir özelliğe sahip. İşletme, özellikle yaz günlerinde, sıcak havadan bunalan insanların kaçamak yeri haline gelmiş gibi görünüyor. Doğal güzelliği yaşamak ve ciğerlerini tertemiz oksijenle doldurmak isteyen herkesin yolu buradan geçiyor. Müdavimi olan müşterileri de her hafta stres atmak, rahatlamak ve doğal bir ziyafet çekmek için Başdeğirmen’in yolunu tutuyor.

Kendi arabasıyla ulaşma imkanı olmayanlar için Ödemiş ve Akçaköy dolmuşlarıyla mekana ulaşım sağlanabiliyor. Balık, köfte, saç kavurma, kahvaltı ve semaver çay, Başdeğirmende en çok tercih edilenler arasında. İşletmede, çeşit çeşit meyve ve sebzelerin yetiştiği bahçelerden taze taze toplanan ürünler kullanılıyor. Çaydan menemene, kızartmadan bazlamaya kadar her şey odun ateşinde pişiriliyor. Başdeğirmen’de sadece hayvan gübresi kullanılarak yetiştirilen, hormonsuz ürünlerle yapılan, 16 çeşitten oluşan kahvaltıyla, yem verilmeden, doğal yollarla beslenen balıklarla masanızı süsleyen akşam yemeğiyle ya da sadece sohbet etmek için geldiğinizde, sohbetinizi süsleyen bir semaver çayla, hem lezzetin hem de doğanın tadını doyasıya çıkarıyorsunuz. İşletme daha çok köy hayatı yaşamak ve köy havası almak isteyenler tarafından tercih ediliyor. Karatakka, ‘’Doğallığı bozmadan, çürümeyen ağaç kullanarak kamelya yaptık. Beton binalardan sıkılan insanlar buraya geliyor’’ dedi.

TELEFON ÇEKMEDİĞİ İÇİN TERCİH EDİLİYOR

Bağdeğirmen’in en farklı özelliklerinden biri telefonların çekmemesi. Buraya gelenler telefonlarıyla zamanlarını harcayamıyor. Bütün haftanın yorgunluğunu atmak ve haftasonunu sadece kendine ayırmak isteyenler bu nedenle Başdeğirmen'i tercih ediyor. Sadece su ve kuş seslerinin duyulduğu, yeşilliklerin içinde kalan işletme, kafa dinlemek isteyenler için bir mabet görevi üstleniyor. Başdeğirmen'e gelenler, kamelyaların üzerine atılan minderlere uzanıp kitap okuyarak, sohbet ederek vakit geçiriyorlar.

DOĞAL BUZDOLABI

İşletme bir başka değişik özelliğiyle de dikkat çekiyor. Bahçeden çıkan ve oldukça soğuk olan doğal kaynak suyu tüketilmesinin yanında buzdolabı olarak da kullanılıyor. Suyun çıktığı yeri havuzlaştıran işletme, suyun içine bahçeden toplanan karpuzu ve servis edilecek meşrubatları koyarak doğal yöntemlerle soğutma işlemini gerçekleştiriyor.

ORGANİK PAZAR YERİ

Domates, biber, patlıcan, soğan, salatalık gibi taptaze biçimde dalından toplatılan sebzeler, servislere konulduğu gibi işletmede kurulan sergide de satılıyor. Müşteriler kurulan küçük Pazar yerinde tadına baktıkları ürünleri satın alma imkanına sahip oluyorlar. Bal, pekmez ve nar ekşisinin de satıldığı Başdeğirmende katkısız, hormonsuz ürünler müşteriyle buluşturuluyor. İşletme sahibi Zekai Karatakka, ‘’Gübreleme, hayvansal gübre gibi kültürel yöntemler kullanıyoruz. Hem sağlıklı ürünler üretiyoruz hem de toprak verimliliğini arttırmış oluyoruz. Sentetik kimyasal gübre, ilaç, hormon ve çeşitli katkı maddelerini kesinlikle kullanmıyoruz’’ dedi.

29 TON KAPASİTELİ BALIK ÇİFTLİĞİ

Bağdeğirmen Restoran’da alabalık çiftliğinde balık üretimi yapılıyor. 29 ton balık kapasiteli çiftlikte, balıklar taze taze tutulup müşteriye servis ediliyor. Müşterinin istediği boyuttaki balığı gelip kendisinin seçme imkanı da bulunuyor. Seçilen balık yarım saat içinde temizlenip müşteriye servis ediliyor.

USTASINDAN BAZLAMA TARİFİ

Malzemeler:

Un

Ilık Su

Maya

Tuz

YAPILIŞI:

Unu eleyip yoğurma kabına alıyoruz. Maya ve tuzu ılık suda eritiyoruz. Una, erittiğimiz karışımı yavaş yavaş ekleyip yoğurmaya başlıyoruz. Hamur yumuşak bir kıvama gelene kadar yoğuruyoruz. Yoğurma işlemi bitince hamurun üstünü ıslak bezle kapatıp kabarana kadar bekletiyoruz. Hamur istenilen ölçüde kabardığında yumruk büyüklüğünde bezelere ayırıp un yardımıyla, yarım santim incelikte açıyoruz. Açtığımız hamuru sacta veya teflon tavada kısık ateşte pişiriyoruz.