Depboylu, çocuklara yapılan cinsel istismar konusunda hem partisi hem şahsı adına duyduğu hassasiyetini ve endişesini Anayasa Mahkemesi’nin 103. Madde üzerinde aldığı kararla daha arttığını ve bu konuda partisi adına yaptığı çalışmalara hız kazandırdığını bildirdi. MHP’li Depboylu geçtiğimiz haftalarda  Bafra’da bir çocuğa yapılan cinsel istismar olayını hatırlatarak  yasanın yanlışlığının altını çizdi. Depboylu’nun açıklamasında öne çıkan maddeler şu şekilde;

CEZA YAPTIRIMINDA KADEMELİ ANLAYIŞ YOK

“Bafra’da bir çocuğun cinsel istismarı iddiasıyla açılan davaya bakan Bafra Ağır Ceza Mahkemesi, TCK’nın 103. maddesinin birinci fıkrasının Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.  İlçe mahkemesinin başvurusunda, “İtiraz konusu kuralın, farklı yaş gruplarında tüm mağdurlara yönelik eylemler arasında ceza müeyyidesi bakımından herhangi bir ayrım yapmadığı” öne sürüldü.   Verdiği bu örnekle Anayasa Mahkemesi’nin 103. Maddede yaptığı değişiklikle farklı yaş gruplarında olan 4 yaşındaki bir mağdurla 14 yaşındaki bir mağdura yönelik cinsel istismar suçunun ceza yaptırımının kademeli bir anlayış içermeyerek aynı olduğunu belirtti”.

“ÇOCUKLARIMIZI KORUYAN MADDELERİ DE DEVREDEN ÇIKARIRSAK !”

 “ Çocukları sadece verilen cezalarla korumak tabi ki mümkün değildir. En değerli varlıklarımız olan çocukları korumak için Milli bir seferberlik havasında başta eğitim çalışmaları olmak üzere, her türlü koruyucu ve önleyici tedbiri almak mecburiyetindeyiz. Ancak biz henüz bu çalışmaların planlanma aşamasını bile tamamlayamamışken, çocuklarımızı koruyan kanunları da devreden çıkarırsak; yaptığımız işin samimiyetinden, ciddiyetinden nasıl bahsedebiliriz, bunu Yüce Türk Milletine nasıl izah edebiliriz?”

Yenin kanun tasarısı için parti olarak meclise tasarı madde verdiklerini söyleyen Depboylu, yapılan yanlıştan bir an önce dönülmesini istedi. Anayasa Mahkemesinin 15 yaş olarak belirttiği yaş sınırını 18’e çıkarması gerekildiği halde, sınırın kaldırılmasını akıl sır erdiremediğini ifade eden MHP’li Depboylu, alınan kararın Uluslararası Hukuk normlarına aykırı olduğunu belirtti.

Toplantının sonunda Depboylu düzenlemelerin hızlanması yönünde çağrıda bulundu: “ Ben buradan çocuklarımızı koruma görevi olan bakanlarımız başta olmak üzere; Milliyetçi Hareket Partisi Grubum adına üyesi olduğum "Başta Cinsel İstismar Olmak Üzere Çocuklara Yönelik Her Türlü İstismar Olaylarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu" Başkanlık Divanına, Mecliste Grubu olan tüm partilere ve Değerli Milletvekillerine çağrıda bulunmak istiyorum. Anayasa Mahkemesinin TBMM’ye verdiği 6 aylık süre içinde değil, acilen yapılacak yeni kanun düzenlemesi ile en kısa zamanda bu sorunun çözülmesi ve çocuklarımızın yasalarla koruma altına alınması gerekmektedir. “

sayılı Türk Ceza Kanununda değiştirilmesi önerilen  bu madde ile uluslar arası kanunlarda kabul edilen 18 yaşından küçük olan bütün bireylerin çocuk olarak kanun önünde kabul edilmesi amaçlanmaktadır.

Depboylu maddede yapılan değişikler ilgili şunları söyledi:

“ Maddede geçen 15 yaşını tamamlamamış ibaresi failler açısından maalesef suç indirimi ve hatta çocuk gelin olarak zorunlu evliliklerin önünü açarak mağdurun ömür boyu sürecek sıkıntılarının ilk adımı olmaktadır. Biz 18 yaş altında olan her çocuğu başta cinsel istismar olmak üzere her türlü istismardan korumayı hedeflemişken ve de Anayasa Mahkemesinin 15 yaş olarak belirtilen yaş  sınırını 18’e çıkarması gerekirken, yaş sınırını tamamen kaldırması akıl alabilecek bir karar değildir, Uluslararası Hukuk normlarına aykırıdır.

Bu karar uyarınca eğer Meclis 6 ay içerisinde yeni bir düzenleme yapmazsa, o 6 ayın sonunda çocuklara karşı işlenen cinsel istismar suçlarına ilişkin tüm davalarda sanıklara, mağdurlar sanki yetişkinlermiş gibi ceza uygulanacak. Yani sanıklara daha az ceza verilecek. Bu durumdaki sanıklara verilecek ceza 12 yıldan fazla olmayacak. Yasanın mevcut halinde 15 yaşını tamamlamamış çocuklara karşı işlenen cinsel istismar davalarında sanıklara 16 yıldan daha az ceza verilemeyeceği hüküm altına alındığını da hatırlatmak istiyorum. “

HABER: NESLİHAN AKGÜN