Didim’in İlk Arabulucu Avukatı Benson Dündar Oldu

Didim’in İlk Arabulucu Avukatı Benson Dündar Oldu

Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığınca düzenlenen sınav sonucunda Aydın İl genelinde arabulucu olmaya hak kazanın 2 Avukatta biri Didim’den çıktı.

Didim’de faaliyet gösteren Av. Benson Dündar, Didim’de ilk arabulucu avukatı olmayı başardı. Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığınca düzenlenen sınav sonucunda başarılı olan Didimli avukatlardan Av. Benson Dündar Didim’in ilk arabulucu avukatı olurken Aydın’da ise arabulucu sıfatına sahip 2 avukattan biri oldu. 8 yıldan bu yana Didim’de çalışan ve Aydın Barosuna kayıtlı Av. Benson Dündar Arabulucukla ilgili yaptığı açıklamada “Arabuluculuk, bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. 6325 sayılı yasayla düzenlenmiş 22/06/2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Adalet Bakanlığı tarafından izin verilen Üniversitelerden veya Adalet Akademisi’ nden eğitim alan adaylar, yazılı ve uygulamalı sınava girerek arabulucu olmaktadırlar. Arabulucu olmak için Hukuk Fakültesi mezunu olmak ve mesleğinde en az 5 yıl kıdeme sahip olmak ön şarttır. Eğitim ve sınav aşamasını tamamlayan yaklaşık bin civarında Arabulucu Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığı’nın Arabulucular Siciline kaydolarak 2013 yılı Kasım Ayı’nda göreve başlamıştır. Arabuluculuk dostane çözüm yönetimidir. Türkiye’de yeni olmasına rağmen Avrupa ve ABD’de 1980’lerden beri uygulanmaktadır. Arabuluculuk, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebildikleri hukuki uyuşmazlıklarda uygulanabilmektedir.”dedi.

“ARABULUCU, KARAR MERCİ DEĞİLDİR. TARAFLARA ÇÖZÜM ÖNEREMEZ”

Arabuluculuğunun karar merci olmadığını ve çözüm öneren bir yapı olduğunu ifade eden Dündar “Arabuluculuk, bir müzakere sürecidir diyebiliriz. Arabulucu, tarafların müzakerelerini yönetecek, tarafların birbirlerini anlamaları için iletişim kanallarını açacak ve tarafların kendi çözümlerini üretmelerinde, seçenek oluşturmalarında onlara yardımcı olacaktır. Arabulucu, karar merci değildir. Taraflara çözüm öneremez. Ancak olası çözüm seçeneklerini üretebilmeleri için tarafların önünü açacaktır. Arabuluculukta hedeflenen her iki tarafın da kazandığı bir çözüme ulaşmaktır. Bu noktada toplumsal barış için de oldukça önemli bir uygulama olduğunu düşünüyorum. Zira mevcut hukuk sistemi ile dava tarafları hasım olmakta, dava sonunda bir taraf kazanırken diğer taraf kaybetmektedir. Uzun süren yargılamalar ve adil olmayan sonuçların ortaya çıkması adalet duygusunu tatmin etmediği gibi tarafların ilişkilerini tamamen koparmaktadır. Davayı kazanan taraf elinde mahkeme kararı olduğu halde hakkını alamamakta, İcra yoluyla mahkeme kararını uygulatmaya çalışmaktadır. Çoğu zaman icra yolu dahi hakkını elde etmesini sağlamamaktadır. Süreç uzadığı gibi yüksek yargılama masrafı da vatandaşı son derece mağdur etmektedir. Türkiye’deki hukuk mahkemelerindeki mevcut davalara baktığımızda gerçekten yargılamayı gerektiren dosya sayısından çok uzlaşmayla çözülebilecek uyuşmazlıkların olduğunu görmekteyiz. Nasıl ki hastanelerin acil servisine başvuran grip vakaları gerçek acil vakalara müdahale edilmesine engel oluyor, bazen çok ağır sonuçlar ortaya çıkıyorsa her uyuşmazlığın mahkemeye taşınması da önemli davaların sonuçlanması noktasında engel teşkil etmektedir. Tarafların sonucu her halukarda Yargıtay’a taşıması, Yargıtay’daki dosya sayısının iyice şişmesi sonucunu ortaya çıkarmaktadır. İstinaf mahkemelerinin hala kurulamamış olması da eksikliklerden biridir. İşte tüm bu durumları değerlendirdiğimizde arabuluculuk hem zaman hem de masraf yönünden tasarruf sağlayan, ilişkileri yapılandıran bir yöntemdir.”dedi.

“ARABULUCUYA GİTMEK MAHKEMEYE GİTMEYE ENGEL DEĞİLDİR”

Dündar arabulucuya başvurmanın gönüllülük esasına dayandığını kaydederek “Şu anki yasal düzenlemeye göre arabulucuya başvurmak gönüllülük esasına dayanmaktadır. Taraflar mahkemeye gitmeden önce veya mahkemede davaları devam ederken arabulucuya gidebilirler. Arabulucuya gitmek mahkemeye gitmeye engel değildir. Arabuluculuk süreci sonunda anlaşma sağlanmazsa, taraflar dava açarak haklarını arayabilirler veya davalarına devam edebilirler. Arabulucu, tarafsız ve eşit davranmak, arabuluculuk süreci konusunda tarafları aydınlatmak zorundadır. Mahkemede dava açılması halinde, hâkim tarafları sulhe ve arabuluculuğa davet etmek, arabuluculuk konusunda aydınlatmak zorundadır. Arabuluculuğun diğer önemli noktası da gizliliğin esas olmasıdır. Görüşmeler gizlidir, tarafların açık muvafakati olmadıkça arabuluculuk görüşmeleri paylaşılamaz. Bu özellik mahremiyet, ticari sırlar vs. tarafların alenileşmesini istemedikleri durumlarda arabuluculuğu cazibeli hale getirmektedir. Arabuluculuk süreci sonunda sonuç tutanağı düzenlenir. Taraflar anlaşmış ise tutanağı anlaşılan konular yazılarak taraflar, avukatları sürece katılmışsa avukatları ve arabulucu tarafından imzalanır. Taraflar isterlerse bu tutanağı uyuşmazlık konusunda yetkili ve görevli mahkemeye götürerek icra edilebilir olduğuna dair şerh alırlar. Bu şerhin alınması ile arabuluculuk tutanağı mahkeme ilamı hükümde olmaktadır. Hangi uyuşmazlıklar uygundur diye örnekleyecek olursak, akla ilk aile içi uyuşmazlıklar gelse de hemen belirtelim ki boşanma arabuluculuğa uygun değildir. Ancak aile içi şiddet içermeyen diğer konularda arabuluculuk uygulanabilecektir. Özellikle mal rejiminin tasfiyesi ve tazminat talepleri arabuluculuk yoluyla çözülebilecektir. Hizmet tespiti içermeyen işçi alacak ve tazminat davaları, alacak davaları, kiracı-kiraya veren uyuşmalıkları, ticari davalar, sigorta hukukundan kaynaklanan davalar, kat mülkiyetinden kaynaklanan uyuşmalıklar örnek olarak verilebilir. Peki arabulucuyu kim seçecektir? Taraflar, Adalet Bakanlığı’nın Arabuluculuk Daire Başkanlığı’nın WEB sitesine girerek Arabulucular Sicilinden istedikleri arabulucuyu seçebilirler. Taraflardan birinin seçtiği arabulucuya diğer de muvafakat edebilir. Arabulucu dava sürecinde de mahkeme tarafından atanamaz. Yine taraflar özgür iradeleriyle seçecektir. Arabulucunun ücretini aksi kararlaştırılmadıkça taraflar eşit olarak öderler. Konusu para ile ölçülemeyen uyuşmazlılarda saat ücreti uygulanır. Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi esastır Arabuluculuk henüz çok yeni bir uygulama olmasına rağmen toplumun ihtiyaçlarına hitap ettiğini ve uzlaşma kültürünün oluşmasına da çok katkı sağlayacağını düşünüyorum. Son olarak şunu diyebilirim. Mahkemeye gitmeden önce bir daha düşünün.”diye konuştu.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.