Türk tarihinin en önemli hadiselerinden biri olan 30 Ağustos; 1922 yılında Aziz Milletimizin Türkiye Büyük Millet Meclisi önderliğinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde 1699’da Viyana önlerinde başlayan büyük ve elim ricata son verdiği tarihtir. 30 Ağustos Türk Milletini esarete mahkum etmeye, sömürgeleştirmeye, şehit kanlarıyla mukaddesleşen topraklarında yeni devletler kurmaya azmedenlere Milletimizin Afyon Dumlupınar’dan, Kocatepe’den verdiği tarihi bir cevaptır. 30 Ağustos Mehmetçiklerimizin kanları canları pahasına bu aziz toprakların tapu senedini ebediyen Milletimize bağışladığı ve üstünü mühürlediği tarihtir. Bu zaferin değerini, Ay Yıldızlı Al Bayrağın kıymetini tam 3 yıl 3 ay 10 gün işgal altında kalan Aydınlılar olarak en iyi biz biliriz.
Ağustos ayı aynı zamanda Türk tarihinin en muhteşem zaferlerinin kazanıldığı aydır. Hele bu zaferlerden ikisi bu topraklarda varlığımız ve mevcudiyetimizin teminatı açısından son derece önemlidir. 26 Ağustos 1071’de Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan Roma ordusunu Malazgirt’te yenerek Anadolu’nun kapılarını Türklere açmış ve bu toprakların Müslüman Türk yurdu olarak bu güne gelmesinin ve Türkiye Devletinin oluşmasının temellerini atmıştır. 1922’de ise Gazi Mustafa Kemal Atatürk komutasında 26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos’ta zaferle neticelenen Büyük Taarruz (Başkomutanlık Meydan Muharebesi) ile bu toprakların Müslüman Türk yurdu olduğu bütün dünya nezdinde ebediyete kadar tescillenmiştir. Bu zafer yeryüzünün tümden sömürgeleştirildiği bir dönemde kazanılmıştır. Öyle ki bu zaferin haberini alan Beyrut, Hindistan ve Pakistan’ın büyük şehirlerindeki halk zafer kutlamaları yapmış ve gazeteler günlerce bu zaferi yazmıştır. Bu zafer esaret altındaki milletlere sevinç ve umut olmuştur.
Bu vesileyle Türk tarihinin zaferler ayı olan Ağustos’ta gerçekleşen Malazgirt (26 Ağustos 1071), Otlukbeli (11 Ağustos 1473), Çaldıran (23 Ağustos 1514), Mercidabık (24 Ağustos1516), Belgrad (29 Ağustos 1521), Mohaç (29 Ağustos 1526), Kıbrıs (1 Ağustos 1571) ve Büyük Taarruz (26-30 Ağustos 1922) zaferlerini kazanan şehit ve gazilerimizi; bir hilal uğruna destanlar yazan ecdadımızın cümlesini saygı, minnet ve rahmetle yad ediyorum. 
Bu günde ülkemizin huzur ve güvenliği, Milletimizin istiklal ve istikbali için aynı inanç ve kararlılıkla mücadele eden güvenlik güçlerimize Allah’tan (c.c.) nice zaferler bahşetmesini; Şehitlerimize rahmet etmesini, Gazilerimize şifalar vermesini niyaz ediyorum. Milletimizin ve kahraman ordumuzun Zafer Bayramını en kalbi duygularımla kutluyorum.