"Gıda topraktan başka yerde yetişmez"

"Gıda topraktan başka yerde yetişmez"

Aydın Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mahmut Nedim Barış, Aydın’da açılacak jeotermal santrallerinin zararlarını değinerek, “Bu kuyuları açanlar 25-30 yıl sonra buradan gidecekler ama bizim tarım alanlarımız, incirimiz zeytinimiz bitecek.

Efeler Yılmazköy Mahallesi halkının, jeotermal santrali kuran firmaların Aydın Valiliği'nden aldığı "ÇED gerekli değildir" belgesinin iptali için açtığı davanın Yılmazköy halkı lehinde sonuçlanması üzerine, Aydın Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mahmut Nedim Barış, jeotermalin zararları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

“NİYE SESLERİNİ ÇIKARMIYORLAR?”

Aydın’da açılacak jeotermal santralleri için 55 bin dekar tarım alanının etkileneceğini belirten Mahmut Nedim Barış, bunun tarım kenti olan Aydın topraklarına büyük zarar vereceğini söyledi. Tarım alanlarına sahip olanların verimli topraklarını jeotermal firmalarına satmamaları konusunda uyaran Başkan Barış,şöyle konuştu:

“Aydın’da bulunan tarım alanlarının yok edilişine Ziraat Odası başkanları ile Aydınlıların duyarsızlığını bir anlam veremiyorum. Kendi tarlasında bile olsa her isteyen zeytin ağacını kökleyemez. Bir zeytin kanunumuz var. Şurada çalışan tesis zeytin bahçesinde çalışıyor. Zeytin kanununa göre 3 kilometre yarıçaplı alanda hiçbir tesis yapılamaz. Hele ki zeytine zarar verecek hiçbir tesisi yapamazsınız. Ancak zeytinyağı fabrikası açarsınız o da Tarım müdürlüğü izni ile yapılır. Bir santral 100 dekarlık alandan fazla yere kuruluyor. Bir de bunun ishale hatlarının geçtiği yerler var. Aydın genelinde açılması planlanan kuyuların yaklaşık etki alanı 53 bin dekar yapar. Bu da Aydın’daki tarım topraklarının ortadan kalkması demektir. ‘Yaptığımız işler tarıma ve tarım alanlarına zarar vermiyor’ diyorlar. Bu tesisleri havaya mı yapıyorlar. Tarım toprağının üzerine yapıyorsun. Nasıl tarıma zarar vermiyorsun. Niye tarımla uğraşanlar bu tesislerin tarıma verdiği zararı gördükleri halde karşı çıkmadıklarını anlayamıyorum. Ziraat odaları tarım toprağını ve ziraatla uğraşanların haklarını korumak için kurulmamış mı? O Ziraat Odası Başkanı arkadaşlarım niye seslerini çıkarmıyorlar? ben buna şaşıyorum.“

“BU ANALİZLERİ YAPTIRMIYORLAR”

Jeotermal kuyusu açılan tarlalar firmalara ait olsa da bunu nasıl aldıkları konusunda endişe duyduklarını söyleyen Mahmut Nedim Barış, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Zeytin kanununa göre bunu yapamaz. Yapıyorlar, biz uyarıyoruz yine yapıyorlar suç işliyorlar. Buna çevre il müdürü, tarım il müdürü izin veriyorsa benim söyleyecek hiçbir şeyim yok. Bu tesislerden karbondioksitten başka gaz çıkmıyor diyorlar. Analiz yapılmış mı ki bunu söylüyor. Bunların gözleri görmüyor, kulakları duymuyor. Fakat hidrojen sülfürün kokusunu da mı almıyorlar. Bu gün Aydın'da sülfür kokusu odalarımıza giriyor. Bunun dışında radon, amonyak, metan, hidrojen, azot ve bunun dışında birçok gaz var. Buda analizle sabit. Bu şirketler her kuyuda analiz yaptırması gerekiyor ama bu analizleri yaptırmıyorlar. Bu gazlar ileride hem asit yağmuru hem de insanların zehirlenmesine neden olacak. Buralardan çıkan akışkanlar yer altı suları ve Menderes Nehri’ni kirletiyor. Bu nehirden de tarım alanları sulanıyor. Her şeyimiz kirleniyor. Aydın’a Aydınlıların sahip çıkması gerekiyor. İncir ve zeytin her geçen yıl ölüyor. Bu yıl incir ve zeytin yok. Bundan sonra zeytin ve incir bulamayacaksınız. Gelecekte tarım yapamayacaksınız. Bu kuyuları açanlar 25-30 yıl sonra buradan gidecekler ama bizim tarım alanlarımız, incirimiz zeytinimiz bitecek. Gıda topraktan başka yerde yetişmez. Arazilerinizi satmayın, arazilerine sahip çıkın. Bizim öncelikli görevimiz tarım topraklarını korumaktır. Yetkilileri önce vicdana sonra göreve davet ediyorum. Bu tesisleri yaparken zeytinlik alanların vasfı değiştirilmiş mi o da ayrı bir konu.” 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.