MHP'li Özcan'dan Akşener'e tam destek

MHP'li Özcan'dan Akşener'e tam destek

Milliyetçi Hareket Partisi'ndeki muhaliflerin avukatları, "Kurultay Çağrı Heyeti" oluşturularak, partinin olağanüstü kurultaya götürülmesi talebiyle dava açtı.

MHP Nazilli İlçe Başkanı Avukat Kürşat Engin  Özcan da Meral Akşener ile bir araya gelerek destek açıklaması yaptı. Özcan," Meral Akşener'i başbakanlığa taşıyan itici güçlerin başında, demokrasinin kalelerinden Aydın gelecek" dedi.

 

MEHMET ALİ CİNTOSUN-NAZİLLİ ... Milliyetçi Hareket Partisi’nde (MHP) 1 Kasım seçimlerinden sonra başlayan yönetim ve olağanüstü kurultay tartışması, mahkemeye taşındı. Muhaliflerin avukatları, "Kurultay Çağrı Heyeti" oluşturularak partinin olağanüstü kurultaya götürülmesi talebiyle dava açtı. Dava dilekçesinde, delegeler arasından belirlenecek 3 kişinin "Kurultay Çağrı Heyeti"nde görevlendirilmesi talebinde bulunuldu. Genel başkanlık için yarışacaklarını açıklayan Meral Akşener, Sinan Oğan ve Koray Aydın, olağanüstü kurultayda genel başkanlık seçimine izin vermeyen tüzük değişikliği kurultayının toplanması için 543 imza toplayarak bunları Genel Merkez’e sunmuştu. Ancak tavrını daha önce “Kurultay toplanmayacak” diye net bir dille açıklayan MHP yönetimi, bu talebe resmi bir yanıt vermemişti. Konunun yargıya taşınmasından sonra mahkeme, MHP Genel Merkezi'ne tebligatta bulunacak. Sonrasında ya Genel Merkez’den yazılı olarak savunma istenmesi ya da bir duruşma günü belirlenmesi bekleniyor. Muhalefet cephesinde avukatların tahmini 1 ay ile 45 gün arasında bir sürede duruşma gününün belirlenmesi. Kurultaya ilişkin kararın ise en erken 2 ay sonra çıkması bekleniyor.

 

 MERAL AKŞENER İLE İSTANBUL'DA BİR ARAYA GELDİ

 MHP'li muhaliflerin Aydın'da imza toplama sürecinde aktif rol üstlenen MHP Nazilli İlçe Başkanı Kürşat Engin Özcan'ın, Genel Başkan adayı Meral Akşener ile zaman zaman İstanbul'da bir araya geldiği bilgisine ulaştık. Davanın açılmasının ardından açıklamalarda bulunan MHP'li Başkan, "Ülkücü hareket iktidar istiyor. Milletimiz bu görevi bize vermeye hazır. Bu yönde sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, halkın büyük saygısını kazanmış olmakla birlikte, partimizde yeni bir atılımın, iktidar yürüyüşünün öncüsü Meral Akşener olacak. Biz Türk milliyetçileri olarak milletimizin Meral Hanım'a teveccühünü, ilgisini görüyoruz. Onun için gereğini yapmak, milletimizin isteğini yerine getirmek üzere yola çıktık. Aydın'ın 23 delegesinden 16'sı Meral Hanım'a imzalarını verdi. Yapılacak kongrede muhtemelen Aydın, topyeküne yakın bir şekilde yanında yer alacak. Önce MHP'de sonra bütün Türkiye'de bir yükselişi başlatacağız. Meral Akşener'i başbakanlığa taşıyacak itici güçlerin başında, demokrasinin kalelerinden Aydın gelecek. Aydın, 28 Şubat'tan bu yana sevgi dolu yüreğine rağmen gerektiğinde masaya yumruğunu vuran topuklu efesini büyük bir kararlılıkla destekliyor" dedi.

 

DAVA DİLEKÇESİNDE NELER YAZIYOR?

Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülecek davayı 5 avukat ortak hareket içerisinde yürütecek. Avukatlar tarafından kamuoyuna açıklanan dava içeriğinde şu bilgiler yer aldı: ''Bilindiği üzere 543 üst kurul delegesine vekaleten 15 Ocak 2016 Cuma günü, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkezi'ne müracaat edilerek Olağanüstü Genel Kurul'un toplanması yönündeki talebimiz iletilmiştir. Detayları dava dilekçemizde belirtildiği üzere; Siyasi Partiler Kanunun 14. Maddesi ve Milliyetçi Hareket Partisi tüzüğünün 63. Maddesi: üst kurul delegelerinin beşte birinin talebi halinde olağanüstü genel kurulun toplanacağını hükme bağlamıştır.

 Anayasa Mahkemesi'nin Esas:2004/2 , 2005/4, 25.07.2005 tarihli kararında; “..süresi içerisinde yapılan ve herhangi bir kabule bağlı olmayan toplu karar biçimindeki irade beyanıyla oluşan olağanüstü kongre çağrısı, hukuki sonuç doğurucu olup, bu sonuç hem kendilerini hem de parti yönetimin bağlayıcı niteliktedir. Bir başka ifadeyle belirlenen sürede oluşan istem, yenilik doğurucu olduğundan sonraki vazgeçmelerin hukuken geçerli olduğu kabul edilemez. Bu nedenle belirli süreden sonra gerçekleşen vazgeçmelerle beşte bir oranın altına düşülmesi halinde, toplu karar biçimindeki sonucun önceden doğmuş olması ve bağlayıcı özelliği nedeniyle parti yönetiminin genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırması gerekir” denmektedir. Hükmün bu bölümünden açıkça anlaşılacağı üzere olağanüstü büyük kongre delegelerinin beyanı;

 • Herhangi bir kabule bağlı değildir.

• Hukuki sonuç doğurucudur.

• Parti yönetimini de bağlayıcı niteliktedir.

• Parti Yönetiminin genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırması gerekir

Olağanüstü Büyük Kongre Çağrısı İçin Görevlendirme Talebi ile Saadet Partisi Kurucusu ve Büyük Kongre Delegesi tarafından yapılan başvuru üzerine Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi 22.09.2010 tarih ve E.2010/1751, K.2010/2066 (Ek.2) sayılı kararıyla, kongre gündemini de belirlemek suretiyle yerinde bulmuştur. Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi kararında Dava açma süresi açısından : “…Davanın açıldığı tarih itibariyle GIK tarafından büyük kongrenin çağrılmasına ilişkin herhangi bir karar verilmemiştir. Davacının, dilekçeler verildikten 13 gün sonra verilmiş bir çağrı kararı bulunmaması üzerine, bu davayı açması yasal hakkıdır…” Kongre çağrı heyetinin tespiti açısından : “… Görevlendirilen kişilerin yapacağı iş Olağanüstü Büyük Kongre'yi çağırmaktan ibaret olup, çağrı sonrası kongre yine yasalar ve parti tüzüğü doğrultusunda toplanacağından görevlendirilen kişilerin parti işlerini veya kongrenin akışını etkilemeleri de söz konusu olamayacağından, davacı tarafın bildirdiği ve duruşmada görev almayı kabul ettiklerini beyan eden üç kişi, kongreyi çağırmakla  görevlendirilmiştir…”

Ayrıca Mahkemenin yargılama yetkisinin şekli inceleme ile sınırlı olacağına dair Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin E. 2010/1105, K. 2010/2976 sayılı kararında; “… beşte birinin yazılı başvurusu üzerine, yönetim kurulunca olağanüstü toplantıya çağrılacağı, yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırmaması halinde üyelerden birinin başvurusu üzerine Sulh Hakimi'nin üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendireceği belirtilmiştir. Bu tür davalarda davanın açıldığı Sulh Hukuk Mahkemesi'nin sadece şekli inceleme yapması gerektiği, istemin esasını inceleyerek genel kurulun toplanmasına gerek bulunup bulunmadığı, toplantı isteminin yerinde olup olmadığını denetleyemeyeceği kuşkusuzdur.”

 İfadesi ile başvurumuz çerçevesinde mahkemece yapılacak değerlendirmenin sadece gerekli beşte bir imzanın bulunup bulunmadığı noktasında olacağını hükme bağlamıştır.

Yine dava dilekçemizde belirtilen, kanun, yönetmelik ve benzeri konulardaki mahkeme kararları dikkate alındığında Milliyetçi Hareket Partisi Olağanüstü Genel Kurulu'nun isimlerini mahkemeye bildirdiğimiz üç asil, bir yedek çağrı heyeti eliyle toplanması yönündeki talebimizin en kısa zamanda neticelenerek, adaletin tecelli edeceğine olan inancımız tamdır.

Davacı il başkanlarımızın müvekkilleri olarak, durumu saygıyla kamuoyuna arz ederiz.''

 

SONRA NE OLACAK ? 

Mahkeme muhalefet cephesini haklı bulur ve 3 kişilik kayyum heyeti atarsa kurultay süreci başlayacak. Çağrı Heyeti kurultay tarihini belirleyecek ve tüzük değişikliği için olağanüstü kurultay toplanacak. Tüzük kurultayının toplanması da MHP’de genel başkan ve yönetim değişikliğinin kesin olduğu anlamına gelmiyor. Muhalefet, bu kurultayda tüzük değişikliği kararını çıkarabilecek sayıda delege oyu alabilirse ancak o zaman yeniden bir tarih belirlenip olağanüstü kurultaya gidilebilecek. Bu aşamaya kadar ortak hareket edecek adaylar arasında yarış da bu aşamada başlayacak. Mahkeme muhalefetin kurultay talebini haklı bulmazsa MHP Genel Merkezi tarafından açıklandığı gibi Olağan Kurultay 2018 yılında yapılacak.

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.