SEVEBİLMEK

SEVEBİLMEK

Sevgi korkularla başa çıkmanın yoludur. Sevgi bir duruma göre kaçıştır. Sevgi bir emektir, kardeşliktir, ailedir, tutunmadır.

Sevgi her şeydir. Sevebilmek için önce kendini tanımalı, sonra kendini sevmelidir. Kendini sevmek bir bencillik değil, aksine başkalarına sevgi verebilmenin başlangıcıdır.

İnsanlar sevebilme eylemini gerçekleştirebildikleri zaman, iyi biri olmakla kalmaz, mutlu olur, mutlu ederler. Fani dünyada, birilerine tutunabilmek ölüm korkusundan bir kaçıştır.

Aksi takdirde durmadan ölümü düşünmek; ölmeden, ölmeye eşdeğerdir. İnsan ne kadar severse, o kadar vardır bence. O kadar hayattadır, hayat doludur. O kadar neşeli, eğlenceli, tat almasını bilendir.

Seven insan, canice dehşet fikirlerden uzaktır. Kıyamaz çünkü. Sevebilen insanı ne makam, ne para, ne koltuk hırsı bürür. Sevebilen kişi, tüm insanları sever. Sevebilen kişi, insanın ne olduğunu anlamıştır ve insana gereken kıymeti verir. Sevebilen insan, masum insanların ölüm emrini veremez.

Sevgi kardeşliktir dedik ya: kardeşçe yaşamak istiyorsanız, kendiniz gibi sevebilen insanlara destek verin. Sevgisiz zalimler sizi yönetecekse, grup psikolojisine aldanıp sizlerde sevgiden yoksun hale gelebilirsiniz. İşte bu, dünyadaki en dehşet verici bir durum olur.

Sevgiden yoksun bir hayat geçiren insanoğlu, hiçbir zaman yetinmeyi bilmez. Sevginin açlığı vardır çünkü onda. Bu açığı sevgiyle kapatamadıkça, başka yollarda bulur kendini. Sevmek, fedakârlık edebilmektir bazen, kendinden vermektir.

Mümkün olmayan şeyleri mümkün kılabilmek, seven insanların en iyi yaptığı iştir. İnsan yeniden bir sevgiye başlayacaksa, geçmişini bir sandığa koyup, örümcek ağlarıyla çevrilmesini izleyebilmeli. Kapatıp sandığı ve geçmişini gidebilmeli. Bir ses neşeyle dokunabilmeli sevgili günlere. Seven insan maddede aramaz güzelliği. Öyle ki bir dörtlüğümde şöyle demiştim:

Zahir ilgilendirmedi beni ömrüm boyunca

Sordum sadece, gönlü nasıldır

Abdal mıdır nedir diye istemedim bakmaya

Sordum sadece, fikri nasıldır.

Sevmek, sevmek dedikte, hani derler ya her şeyin fazlası zarar diye.

Sevgide böyle. Bizler sevdiğimiz şeyleri hunharca tüketiriz. Sonra zevk alamayız tabi.

Sevginin de bir sınırı olmalı, karşıdakini boğmamalı. Kalbi zindanda sevgisiz de bırakmamalı. Parmaklıkların arasından süzülüverip kurtarmalı.

Aşk mı? Bu konu hakkında şimdilik konuşmayacağım... Bizler sevelim ki, sevdiğimiz kadar sevilelim.

ELİZ ECE AYDEMİR

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.