Vakıf, Geçmişi Gelecekle Buluşturur

Vakıf, Geçmişi Gelecekle Buluşturur

Vakıflar Haftası kutlamaları başladı.Sabah Atatürk Anıtına çelenk sunulmasıyla başlayan törende İstiklal Marşı okundu, Mehter takımı konser verdi. Kurum ziyaretleriyle devam eden etkinliklerin ardında...

Vakıflar Haftası kutlamaları başladı.

Sabah Atatürk Anıtına çelenk sunulmasıyla başlayan törende İstiklal Marşı okundu, Mehter takımı konser verdi. Kurum ziyaretleriyle devam eden etkinliklerin ardında Erzurum Lisesi Konferans salonunda tören düzenlendi. Buradaki etkinliğe Erzurum Vali Yardımcısı Ersin Boylu, Aziziye Kaymakamı Zafer Öz, Horasan Belediye Başkanı Abdulkadir Aydın, ERVAK Başkanı Erdal Güzel, vakıf yetkilileri ve davetliler katıldı. Tören öncesinde günün anlam ve önemine binaen bir konuşma yapan Erzurum Vakıflar Bölge Müdürü Kenan Ünğan, vakıf eserlerinin kendilerine bir ecdat yadigârı olduğunu söyledi. “Bir can yaşatmak sanatların en kıymetlisidir” diye söze başlayan Ünğan, şöyle konuştu:

“Bu vesile ile vakıf ruhunu, vakıf bilincini, vakıf medeniyetini bir kez daha anarak, hatırlatmak ve vakıf kuran ecdadımızın ruhlarını şad etmek amacıyla hepinizi saygıyla selamlıyorum. Ecdadımız bizlere, almaktan çok vermenin hayırlı olduğu bir müessese olan, vakıf müessesesini emanet etmişlerdir. Vakıf, yalnızca Allah Rızası kazanmak için yapılan karşılıksız eylemdir. Ecdadımız, karşılık beklemeden, kendine ait olanı ihtiyacı olanlarla paylaşma bilinci İle binlerce vakıf kurmuşlardır. Vakıf olgusunun temeli İslamiyet’e dayanmakta olup vakıf konusundaki ilk kurumsallaşmanın Selçuklu Döneminde olduğunu Atalarımızın Anadolu’ya ayak bastıkları yıllarda 1048 de Erzurum Pasinler de Halil dîvani güce tarafından kurulan ilk vakıf kayıtlarından anlamaktayız. Saygı değer misafirler bizi, binlerce yıllık tarihimiz boyunca değerli kılan üç özelliğimiz olmuştur; edep, cesaret ve merhamettir. Bu hasletlerimiz, dünya çapında bir medeniyet kurarak tarihe mührünü vuran Osmanlı imparatorluğu döneminde ise vakıflar bir medeniyet haline dönüşerek zirveye ulaşmıştır. Osmanlı Devletinin yabancı bilim adamlarınca ‘vakıf cenneti’ tabiri ile anıldığı da bilinmektedir. Gerçekten de bir ‘vakıf cenneti’ olan Osmanlı Devletinde; devletin uzanamadığı her alanda vakıfların olduğu, vakıflar eliyle bugünkü "sosyal devlet" uygulamalarının gerçekleştirildiği görülmektedir.”

“VAKIF ESERLERİ YURDUMUZUN TAPUSUDUR”

Vakıflar, yaradanım, milletini ve memleketini seven, yüce ruhlu insanların gönlülerindeki inanç ve sevgiden kaynaklanan ülke çapında yaygın hale gelen sevgi ürünleri olduğuna dikkat çeken Ünğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“ Vakıfların kuruluş senetleri ve yasal dayanağı olan vakfiyelerin incelenmesinde insani duygu ve düşüncelerin en güzel Örneklerini ihtiva ettiklerini görmekteyiz. Geleceğe ışık tutan ve geleneği gelecekle buluşturan bir köprü işlevindeki vakıf aidiyetliği, bazen imaretlerimizde kaynayan bir tas sıcak çorbada, bazen okul sırasında ter döken bir öğrencinin emeğinde, bazen okunan bir ezanın, yüzyıllardır yankılandığı camii kubbesindedir. Günümüzde Vakıflar genel müdürlüğü çalışanları olarak bizler Yurdumuzun tapusu niteliğindeki paha biçilmeyecek eşsiz sanatsal değeri olan ata yadigârı vakıf abide ve eski eserlerin bakım, onarım ve yenileme kapsamında; ağlayan vakıf eserlerinin yüzlerini güldürerek insanlığın hizmetine sunmaktayız. Ayrıca sosyal bünyemizde daima birleştirici, kaynaştırıcı bir rol oynayan vakıflar, geçmişte olduğu gibi, günümüzde de, gelirlerinin elverdiği oranda ve vakfiye şartlan doğrultusunda hizmetlerini devam ettirmektedir. Bölgemizde 1296 muhtaç aileye gıda yardımı, 300 yetim ve engelli vatandaşımıza aylık nakdi yardım, 1080 ilköğretim ve lise öğrencimize ve ayrıca 2014 yılından itibaren 155 üniversite öğrencimize burs vermekteyiz. İnsanlığa ışık tutan, büyük insanlar yetiştiren yüce milletimiz kendisine hizmet eden ve yurdumuzun kalkınmasına katkıda bulunan bu vakıfların kurucularını gönlünde yaşatmaktadır ve yaşatmaya devam edecektir. Bu vesile ile yurdumuzun tapusu niteliğindeki vakıfların, abide ve eski eserlerin korunması, gelecek nesillere aktarılması, vakıf bilincinin tüm insanlığa aşılanması ve muhtaç İnsanların yüzlerinin güldürülmesi için gayret göstermeniz en samimi isteğimizdir. Vakıflar haftasının kutlanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyor, Vakıflar haftasının ülkemize ve tüm insanlığa hayırlı olması temennisi ile tüm vakıf dostlarına sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”

“MEDENİYETİMİZ BİR VAKIF MEDENİYETİDİR”

Erzurum Vali Yardımcısı Ersin Boylu, vakıf geleneğinin medeniyetimiz temel dinamitleri arasında yer aldığını söyledi.

“Medeniyetimiz bir vakıf medeniyetidir” diyen Boylu, şöyle konuştu:

“Toplumun her kesiminin duyarlılığını sağlamak amacıyla her yıl mayısın ayının ilk haftası vakıflar haftası olarak kutlanılmaktadır. Medeniyetimiz bir vakıf medeniyetidir. Bu günkü milli şuurumuzu ve sosyal dokumuzu bu anlayışa borçluyuz. Vakıf hayatı sadece kendimiz için yaşamamanın tek başına mutluluğa inanmamanın ifadesidir. Hayır kurumları olan vakıflar, toplumda sevgi saygı, dayanışma ruhunu güçlendirmenin yanında Türk vakıf geleneğinin yaşatılması tarihimize ve geleneklerimize uygun sorumluluklarımızı yerine getirmek bakımından da önem taşımaktadır.”

Konuşmalarının ardından çocuklar tarafından semazen gösterisi yapıldı. Ayrıca kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödül verildi. Programın sonunda vakıf geleneği olan kavurma ve pilav davetlilere ve dağıtıldı.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.