Karaciğer sorunuyla dünyaya gelen 2 yaşındaki Melike Nur, annesi Nurcan Akar'dan aldığı karaciğer parçasıyla hayata tutundu. Medipol Sağlık Grubu’ndan Prof. Dr. Murat Dayangaç ve ekip arkadaşlarının gerçekleştirdiği bu başarılı nakil, tıbbi bir başarının ötesinde, anne sevgisinin güçlü bir sembolü oldu. 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında konuşan Prof. Dr. Dayangaç, Türkiye'nin canlı vericili organ nakillerinde dünya liderleri arasında olduğunu belirtti.
"Karaciğer nakillerinin yüzde 95’i canlı vericili yapılıyor" diyen Dayangaç, hayatını kaybetmiş vericilerden yapılan bağışların da hayati önem taşıdığını vurguladı. Nurcan Akar ve kızı Melike Nur'un hikâyesi, organ bağışının ve fedakârlığın önemini bir kez daha hatırlattı.
"ORGAN NAKLİ KORKULACAK DEĞİL, UMUT OLACAK BİR ŞEY”
Organ bağışının önemini hatırlatan Nurcan Akar, yaşadığı süreci şu sözlerle anlattı:
"İlk çocuğumuzda da aynı sorunla karşılaştık. Başlarda çok korkuyorduk ama ikinci çocuğumuzda neyle karşılaşacağımızı biliyorduk. Allah’a şükür deneyimli doktorlarımıza denk geldik, güzel bir dönem geçti. Korku vardı ama aynı zamanda heyecan da vardı. Şimdi kızım her şeyi yiyebiliyor, ilaçları azaldı. Ben karaciğerimi bağışladım, tekrar gerekseydi yine verirdim. Organ nakli bir mucize, insanın evladını yeniden kucağına alması tarifsiz bir mutluluk"
"YÜRÜDÜĞÜNÜ GÖRMEK BİZE HAYAT VERİYOR"
Baba Duran Akar da organ bağışının hayat kurtaran yönüne dikkat çekti:
“Organ nakli korkulacak bir şey değil, yaşayan bir cana bir parça vermek. Ben de vermek istedim ama uyumlu çıkmadı. Yine olsa yine denerim. Çocuğumuzun yürüdüğünü, güldüğünü görmek bize hayat veriyor."
"CANLI VERİCİLİ NAKİLLERDE DÜNYANIN EN İYİLERİNDEYİZ"
Organ Nakli Uzmanı Prof. Dr. Murat Dayangaç, Türkiye’nin canlı vericili nakillerde dünya çapında başarı elde ettiğini belirterek "Organ Bağışı Haftası’nı her yıl 3–9 Kasım arasında kutluyoruz. Bu hafta dünyada hayatını kaybetmiş vericilerden yapılan bağışların farkındalığını artırmak için düzenleniyor. Ancak ülkemizde canlı vericili nakiller öne çıkıyor. Karaciğer nakillerinin yüzde 95’i canlı vericili. Böbrek ve karaciğer naklinde dünyada en iyi birkaç ülkeden biriyiz" dedi.
Prof. Dr. Dayangaç, Türkiye’nin kadavra bağış oranlarının ise hâlâ düşük olduğuna dikkat çekerek, "Milyon nüfus başına sadece 4 bağış oranımız var. Oysa bu oran ABD’de 44, İspanya’da 53 olarak karşımıza çıkıyor. Kalp, akciğer ve karaciğer bekleyen binlerce hastamız için hayatını kaybetmiş vericilerden bağışların artması büyük önem taşıyor. Bugün 20 binden fazla kişi böbrek, 2 binden fazla kişi karaciğer nakli bekliyor" ifadelerini kullandı.
"MELİKE NUR ŞİMDİ SAĞLIKLI BİR ÇOCUK"
Küçük Melike Nur’un tedavi süreci hakkında önemli bilgiler paylaşan Prof. Dr. Dayangaç, "Melike Nur’u bir yaş civarında karaciğer nakliyle sağlığına kavuşturduk. Daha önce aynı hastalığı yaşayan abisi de 8 yıl önce başarılı bir nakil geçirmişti. Aile çok bilinçliydi, süreci çok iyi yönetti. Annesinden aldığımız küçük bir karaciğer parçasıyla nakli gerçekleştirdik. Şimdi Melike Nur tamamen sağlıklı, normal bir çocuk gibi hayatına devam ediyor" ifadelerini kullandı.