MEYHANE

Yazar:Emile Zola

Yayınevi:Bahar

Alanı: Edebiyat/Roman

Eser Fransız klasiklerinden

1860/1904 yılları arası Fransa'nın kenar mahallelerinin iktisadi durumu, sosyal hayatını anlatıyor bu roman.

Emile Zola yaşadığı dönemde ülkesinde yaşanan olayları Cumhuriyetçi ve eşitlikçi perspektiften bakan bir yazar.

Özellikle “Dreyfus Davası” olarak bilinen ve sonrasında aynı isimle filmide çekilen olay üzerinde haksız yere suçlanan bir subayın davasında yazdıklarıyla öne çıkan ve Fransa Devlet Başkanına hitaben “İtham ediyorum” diye yazdığı yazı ve bu davada takındığı aydın tavrı sebebiyle ülkesinden ayrı yaşamak zorunda kalmış ve dava haksız yere suçlanan sanık subayın beraatinden sonra ülkesine dönmüştür.

Meyhane romanıyla ülkesinin eğitimsiz, yoksul, çaresiz insanlarının zorluklarla, kötülüklerle, ahlaksızlıkla, çaresizliklerle geçen hayatlarını ve hayata tutunma çabalarını, bütün yaptıklarına rağmen hayatlarını değiştirecek değişimi gerçekleştirmeyi başaramadıkları, yoksulluk ve sefalet içinde öldüklerinin adeta zorunlu br mukadderat haline gelmesinin hüzün, umutsuzluk dolu hikayesidir.

Zola, yaşadığı zamanın objektif olarak şahitliğini yapmış bunun için bedel ödemeyi göze alacak kadar cesur ve kimliğini bu yoksul insanların hayatlarını kolaylaştırmasa bile uğradıkları veya uğrayabilecekleri haksız, hukuksuz uygulamalara karşı mücadele etmeyi, karşılaşacağı muhtemel tehditlere direnmeyi göze almış, romanlarında yer verdiği kahramanlar ve hayatları üzerinden adil olma çabası göstermiştir.

Kitaptan, “Gervaise bu durumda ayları doldurdu.Gittikçe daha fazla bayağılaşıyor,en berbat hareketleri sineye çekiyor,her gün biraz daha açlıktan eriyordu.Cebinde dört metelik olduğu anda direkt içkiye sarılıyor ve sokakları arşınlıyordu.Bir defasında mide bulandırıcı bir şeyi,yer mi diye bahse tutuşmuşlar ve on metelik karşılığında yedirmişlerdi.Mösyö Marescot kendisini odadan çıkarmaya karar vermişti, fakat Brue baba'yı merdiven altında ölü bulduklarında adam,Grev şişe’ e burada kalıyordu.Bir saman yığını içinde midesi tam takır ve soğuktan donarak yatıyordu.Toprak kendisini kabul etmiyordu.Avanaklaşmış ve artık bu hayatı bitirmek üzerine kendini o kattan bahçenin taşları üzerine fırlatmayı bile düşünmüyordu.Yüzüp kuyruğuna gelmesinin ardından ölüm kendisini yavaşça parçalayarak alıyordu.Ne için öldüğünü kimse bilmiyordu.Soğuktan diyenler oldu,fakat açıkçası Gervaise fakirlik içinde çürüyen hayatının pisliklerinden ve bitkinliğinden ölmüştü.”

*Not: Kitap Bahar yayınları dışından temin edilebilir. Bahar yayınları artık klasik eser yayınlamıyor bildiğim kadarıyla.

Aynı yayınevinden isteyen kampanyalı olarak Nazilli'de Kitapçıdan temin edebilir.
***Okundu